• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Karar Verme

Karar Verme
Kişisel Gelişim
Share on Tumblr

Siz karar verene kadar kazanmak ve başarmak için yaptığınız her şey zaman kaybıdır.
Karar, içsel disiplinin başlangıç noktasıdır. Karar, başarının başlangıç noktasıdır. Karar vermek, çok büyük bir gücün kaynağıdır.
Hızlıca iyi kararlar vermek başarının direğidir.
Karar şimdi alınmalıdır. böylece, yeni baştan karar almazsınız.
Başarmak ve kazanmak için güvendiğiniz ve inandığınız etkili kararları almayı öğrenme sürecini hızlandırmak çok önemli bir etkendir, fakat bu genellikle görmezden gelinir.
İnsanların büyük bölümü yaşamlarında olmak istedikleri yerde değildirler. Siz elbette yaşamınızda olmak istediğiniz yerde olabilirsiniz; fakat büyük ihtimalle değilsiniz, zararı yok. Her şekilde nerede olduğunuzdan sonuçta siz sorumlusunuz. Aldığınız kararlar sizin kararlarınızdır.
Yalnız bazen sizin sorumlu olmadığınız kötü bir şey ortaya çıkar, yolunuzu keser ve kendinizi hapsolmuş gibi hissedersiniz. Tuzağa düşmüş gibi hissedebilirsiniz. Bu olanlar yüzünden ve yol boyunca aldığınız kararlardan dolayı yolu terk edersiniz.
İşte çok önemli ve sinir bozucu bir gerçek: Çoğu durumda yaşamdaki kötü bir olay, sadece yapılan hazırlığın yetersizliği kadar güçlüdür.
 
Birçok kötü durum biraz öngörü ve hazırlıkla önlenebilir ya da en aza indirilebilir.
İşte burası, insanların ‘şimdiki zaman’a olan yolculuklarını analiz etmeleri için yeteneklerinin eksik kaldığı yerdir ve doğru bir analiz olmadan insanlar sadece bugünden itibaren verdikleri kararların geleceklerini etkileyeceklerine inanırlar.
Bu doğru değil.
Yıllar boyunca verdiğiniz kararlar sizi bugün bulunduğunuz noktaya getirdi ve birçoğuna yaşamınız boyunca bağlı kalmak zorundasınız. Diğer kararların etkisinden kurtulmanız zaman alacak.
‘Ev yoksulu’ veya  ‘araba yoksulu’ terimlerini hiç duydunuz mu? Bunları her gün görüyoruz. Bir araba almak için 40,000 dolar borçlandınız. Beş yıl içinde 20,000 dolar değerinde olacaktır ve siz tam anlamıyla sadece bu arabayı geri ödemek için çalışacaksınız! Eğer ulaşımı -ya da evi- ödemek ve kira için sadece birkaç yüz dolar biriktirmek için yaşıyorsanız karar oluşturma süreciniz üzerinde çalışmanız gerekecek.
Ulaşım için her ay ne kadar harcıyor olursanız olun bundan en az % 50 daha fazlasını işiniz ya da yatırımlarınız -veya her ikisi- için harcıyor olmalısınız. Bu, bugün verdiğiniz bir karardır. Sonra, kötü bir şey olur da çalışamazsanız yaptığınız yatırımlardan dolayı paranız olur. Güvenceniz ve finansal özgürlüğünüz olur.
Asıl nokta: Siz kendinizden sorumlusunuz.
Başarılı olmak için kendinize karşı gerçekçi olmanız gerekir. Kendinizi çaresiz durumda hissedebilirsiniz. Vermiş olduğunuz kararlardan dolayı bu şekilde hissedersiniz. Bulunduğunuz yerde kalmaya karar verirseniz böyle hissetmeye devam edersiniz. Herhangi bir şeyi değiştirecek hiçbir şey olmaz -daha kötüsü hariç. İlerleyecekseniz ve olayların yaşamınızı bozmasına izin vermeyecekseniz birçok karar almış olmalısınız.
iyi kararlar alma alışkanlığı neye benziyor? Daha iyi bir yaşama geçmek için büyük riskler alan ve bu süreçte çok fazla karar alan atalarımıza bakın.
 
Daha iyi bir yaşam istediklerine karar verdiler.
Enkaz durumundaki yaşamlarından kurtulmak için bir gemiye binmeye karar verdiler.
Gemiyi inşa ettiler.
Bir harita edindiler.
Yelken açtılar.
Kaybolma ya da ölme riskini göze almışlardı.
Tekrar başlamaya karar verdiler.
Birçok yeni sorunla karşılaştılar.
Baştan başlamak için geri gönderilmeye hazırlandılar.
Buna devam ettiler.
Hayallerine ulaşana dek gerekli olduğu kadar tekrar ettiler.
Bu çok fazla karar ve çaba demektir.
Amerika'daki başarının büyük bölümü karar vermekle ve çaba harcamakla kazanılmıştır. Hiçbir şey, bazı göçmenlerin buraya ulaşmak için göze aldığı riskli yolculuklarla karşılaştırılamaz. 'PlayStation'lan, büyük ekran televizyonları ve çok fazla oyuncakları ile birçok Amerikalı çocuk, yaşam ve ölüm kararlan veren ve sonrasında bunları fiilen gerçekleştiren göçmenlere kıyasla kazanç ve başarı bakımından dezavantajlıdır.
İyi haberse hangi durumdaysanız bundan kurtulup yeni hayatınıza geçmek için kararlar alabileceğinizdir. Başlangıçta çok rahatsız edici ve genellikle korkuya neden olan duygular yaşarsınız. Sonuç olarak bu hisler sizi canlandırır ve güçlendirir. Bunlar başarı yolculuğunuzda ilerlemenize olanak verir.
Artık etrafa bakınıp sizin peşinizde olduğunuz başarılı hayatı yaşadığı kesin gibi görünenleri gözlemlemeye son.
Karar anı. İyi kararlar almak, kötü kararlar almaktan daha hızlı bir şekilde sizi başarıya sevk eder. iyi kararlar almakta daha iyi olmanın tek
 
yolu, daha fazla karar almaktır. Daha sonra da aldığınız kararlardan bir şeyler öğrenin.
Kararsızlığın pençesine düşmeyin. Çok fazla seçenekle karşı karşıya kaldığınızda birini seçin. Genellikle birçok seçeneği tüketene kadar ne tür bir tercih yapmış olduğunuzu bilemezsiniz. Elbette ki bu da kararsızlığa düşmenize neden olabilir.
Theodore Roosevelt şöyle demişti: ‘Herhangi bir karar anında yapabileceğiniz en iyi şey doğru olandır, bir sonraki en iyi şey yanlış olandır ve yapabileceğiniz en kötü şeyse hiçbir şey yapmamaktır.’ Bu alıntı karar almayla ilgili gerçeği özetler.
Doğru olan şey. Bazı kararlar birdenbire orijinal olarak ve neredeyse vahiy şeklinde ortaya çıkar gibi görünür. Bu kararlar o kadar iyidir ki onların nereden geldiğini merak edebilirsiniz. Bunun cevabı şudur: Onlar sizin ısrarınız, hazırlığınız ve çalışmanızdan ortaya çıkar.
Yanlış olan şey. Verdiğiniz kötü kararlardan başlangıçta pişmanlık duyabilirsiniz, bunda sorun yok. îşin sırrı, onlardan öğrenilecek dersin geniş vizyonuna kıyasla bu pişmanlığı yalnızca bir bakıştan öteye götürmemektir. Eğer bir karar çok yanlış olduğu için ondan bir şey öğrenemiyorsanız, sırtınızı sıvazlayın, çünkü en azından bir şey yaptınız.
Hiçbir şey yapmamak. Bu sizi kesin olarak başarısızlığa götürecek olan bir mazerettir. Doğru kararı ve kötü bir karardan ne ders alacağınızı öğrenme fırsatını tamamen kaybettiniz. Bunun tek çaresi bir şeyler yapmaktır.
Bir dahaki sefer kötü bir kararla karşı karşıya kaldığınızda ne yaparsınız? Seçim size ait. Başarı beklemektedir ve başarı, başarısızlıktan sadece birkaç adım ötededir. Siz karar verin.
Soru: Karar alırken her zaman zorlanıyorum. Bir karar alırken çok fazla enerji harcıyorum ve sonra kendimden şüphe etmeye devam ediyorum. Bu, acı verici ve yorucu olabiliyor, İyi kararlar almak ve verdiğim kararlar hakkında daha iyi hissetmek için bana yardımcı olabilecek bir tavsiyeniz var mı?
 
Çoğu insan için karar almak rahatsız edicidir. Birçok insan iş karar almaya geldiğinde ertelemeye eğilimlidir. Ama başarılı insanlar karar almayı en yüksek seviyelerine ulaşmada bir gereklilik olarak görürler. Daha fazla karar alırsanız daha fazla değişiklik olur ve daha çok başarı -ve tabii ki daha fazla başarısızlık- elde edersiniz.
Hayatı değiştiren durumlarda karar almak herkes için çok zor olabilir. Ne olursa olsun tercihiniz hayatınızı ve hayatınızdaki şeyleri etkiler. Seçtiğiniz yolun geri dönüşü kolay olmayabilir ya da değiştirilmesi imkânsız olabilir.
Açıkçası, bilgi ve akıl üstündür. Mantıklı bir zihniyet geliştirmeniz yardımcı olur. İyi bir karar verebileceğinizden emin olmak için yeterli bilgi toplamalısınız.
Hızlı ve emin bir karar almak, daha yüksek bir seviyeye ulaşmakta esastır. Eğer geriye dönüp hayatımızda yanlış giden bazı anlara bakarsak en büyük pişmanlıklarımızdan bazılarının hatalı kararlar almaktan ortaya çıktığını görürüz.
Yaşamda yanlış kararlar almamızın ve hemen herkesin yaşamlarının bazı dönemlerinde yanlış karar alacak olmalarının birçok nedeni vardır. Belki karar alırken»iKemli içgüdülerimize uyduk ya da başkalarının bizi yönlendirmesine izin verdik.
İşe Yarayan Başarı Eylemleri: Aşağıda karar almanızda size yardımcı olacak 20 tavsiye bulunmaktadır:
1.    Kararlar, sadece alternatifler arasında bir seçim yapar. İyi kararlar ve kötü kararlar vardır. Konu, bir şeyin eninde sonunda sonuçlanması değildir. İyi bir karar şu an ne olduğuyla ilgilenir, nasıl sonuçlandığıyla değil.
2.    Duygulara, yabancı bir alandaki içgüdüye ya da tüm alternatifler hakkında eksik bilgiye dayanan bir karar kötü bir karardır. Kararınızı sonucun olabilirliğine ve sonuçların değerine dayandırın.
3.    Karar aldığınız alanda bir uzman değilseniz kararınızı hangisinin doğru olduğunu sezdiğinize göre vermeyin.
4. Bir alanda çok iyiyseniz kararlarınızı çabuk verin. Eğer değilseniz iyi bir karar almak için gereksinim duyduğunuz tüm olguları bir araya getirdiğinizden emin olun.
5- Bir karar almadan önce bütün olguları ayrıntılarıyla gözden geçirin. Bir kez gözden geçirip bir sonuca varmadan ve kararınızı belirlemeden önce kendinize bunlar hakkında düşünmek için zaman verin.
6.    Bir karar alırken notlar alın, bütün çözümleri yazın ve ilgili tüm bilgiyi dâhil edin. Bunları kâğıda dökülmüş olarak görünce bazen doğru cevap daha açık hâle gelir.
7.    Verdiğiniz kararın tüm avantajlarını ve dezavantajlarını yazın. Bu, kararınızı netleştirmenize veya kararın yaratabileceği herhangi bir sorunu görmenize yardımcı olabilir.
8.    Çeşitli sonuçların göreceli önemini belirleyin ve yazın. Örneğin daha yüksek bir maaşınızın olması mı daha önemlidir yoksa daha esnek çalışma saatlerinizin olması mı?
9.    Ertelemeyin. Bir karar vermeniz gerekiyorsa bir zaman çizelgesi düzenleyin ve kararınızı verin.
10.  Bir kararı belirli bir zamanda verin. Kararların, hepsini bir kerede vermek için sizi sıkıştırmasına ve zorlamasına hiçbir zaman izin vermeyin.
11.  Eğer başkaları sizin kararınızdan etkilenecekse o zaman onların duruma katkısını sağlayın. Bu, onların önerdiklerini yapmak zorunda olduğunuz anlamına gelmez, ancak yine de insanların bunu duymasına izin vermeniz gerek.
12.  Kararın amacına, alternatiflerine ve herhangi bir alternatifte bu kararın oluşturacağı risklere bakın.
13.  Bir karar üzerinde düşünürken her seçimi tamamladığınızda neyin yanlış gidebileceğini kendi kendinize sorun.
14.  Her seçimin potansiyel sonuçları üzerinde kafa patlatın. Ne olabilir? Başka? Bu sorunlarla nasıl başa çıkacaksınız?
15.  Büyük bir grup insanın sizi izlediğini bildiğinizi hayal ederek kararınızı kafanızın içinde canlandırın ve zihninizin içinde onu takip edin. Bu, onu gerçekten uygulamadan önce kararın tüm sonuçlarını zihninizde daha iyi canlandırmanızda size yardımcı olacaktır.
16.  Güvenilir bir danışmanla büyük kararlar üzerinde konuşun. Önemli kararlar üzerinde tartışacak birinin olmasını yararlı bulabilirsiniz. Siz ilk konumunuzu savunmaya çalışırken bazı zayıflıklar görebilirsiniz. Tartışırken haklı ya da haksız olmanın önemli olmadığını unutmayın. En iyi kararı vermeye odaklanın.
17.  Başarılı bir karar verme ve onu takip etme yeteneğinize inanç ekleyin.
18.  Dürüstlük önemlidir. Kendi değer yargılarınıza göre doğru olanı yaptığınızı bildiğinizde onu yapmaya karar verin.
19.  Kararınızı verdikten sonra tüm ‘farz edelim ki’leri yok edin. Bir karar aldıktan sonra bu kararı daha fazla düşünmenize ya da ona enerji harcamanıza izin vermeyin. Tehlikeleri öngördünüz ve bunlar ortaya çıktığında nasıl karşılık vereceğinizi biliyorsunuz. Hareket edin.
20.  Bir karar verin v^gnu uygulayın. Kendinizi bir kez kararınıza adadığınızda buna hızla uyun. Bunun doğru karar olduğunu % 100 kesinlikte bilemeyeceğinizin farkında olun, ancak bir kez verildiğinde onu bırakmayın. Uygulayın.
Kararlar. Onları sevmek ya da sevmemek zorunda değilsiniz. Sadece karar almada iyi olmalısınız. En iyi bilgiyi toplayın, karar verin, harekete geçin ve arkanıza bakmayın.
Soru: En iyi % 20'nin, gelirin % 80'inini ürettiğini söylemek doğru mu?
‘80/20 Kuralı’ olarak da bilinen ‘Pareto Prensibi’nden bahsediyorsunuz.
Bu kural karar almak, zamanı ve hayatı yönetmek için çok yararlı bir kavramdır. Yaratıcısı, İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto, bunun hakkında ilk kez 1800'lerin sonlarında yazmıştır. İnsanların doğal bir şekilde onun ‘hayati azınlık’ -para ve etki bakımından zirvedeki % 20-ve ‘önemsiz çoğunluk’ -alttaki % 80- olarak adlandırdığı kısımlara bölünmüş göründüğünü fark etmişti. Pareto, sonuç olarak neredeyse tüm ekonomik faaliyetlerin bu kurala tabi olduğunu gözlemlemişti.
Eşitlik her zaman tam olarak 80/20 olmayabilir, fakat başarının ve hayatın bu kurala uyan çok fazla alanı vardır. Örneğin, Birleşik Devletler'de halkın alttaki % 80'i gelir vergisinin sadece % 13,7'sini ödüyorlar. Zirvedeki % 1 ise rekor düzeyde vergi ödüyor. Geçtiğimiz yıl, bu grup gelir vergisinin neredeyse % 40'ını ödedi. Delice gözüküyor, fakat bu doğru.
İş yaşamında ve hayatın diğer alanlarında çok az sayıda insan tarafından ortaya konan orantısız sonuçlarla karşılaşırsınız. Çok sayıda ‘bedavacı’ ve onların bedelini ödeyen zirve performanslı insan vardır. Bu değişmeyecektir.
Her işte en iyi satış elemanları, büyük bir yüzdeyle diğerlerinden çok daha fazlasını üretir. Çoğu insan (% 80?) yaptıkları işte iyi değildir. Zirvedeki % 20'de yer almak, bu kitapta tartışılan başarı faktörleriyle paralel olarak çok fazla seçim yapmayı gerektirir. Seçimler üstünlük yaratır. Seçimler zaman yaratır.
İçinde bulunduğunuz durumu analiz etmeniz ve anlamanız sizin için önemlidir. Zamanınızı yönetmede ne kadar iyisiniz? ‘Pareto Kuralı’na göre çoğu durumda odaklanmamış enerjiniz, elde ettiğiniz sonuçların sadece % 20'sini sağlıyor. Bu demektir ki sonuçların kalan % 80'i çabanızın ancak % 20 sinden elde ediliyor.
Bunun yaşamınızda ne anlama gelebileceği hakkında iyice düşünün. Bu kurala göre faaliyetlerinizin % 20'si ürettiklerinizin % 80 değerine karşılık gelir, müşterilerinizin % 20'si satışlarınızın % 80'ine karşılık gelir ve ürünlerinizin ya da servislerinizin % 20'si kazancınızın % 80'ine karşılık gelir. Belki bu sizin için tam olarak 80/20 oranında değildir,
 
fakat büyük ihtimalle çok fazla çalışmanıza karşılık bu zamanda çok az şey başarıyorsunuz.
işe Yarayan Başarı Eylemleri: ‘Pareto Kuralı’nı kendi avantajınıza nasıl kullanabilirsiniz? Kısaca bu süre içinde daha küçük şeyler için endişelenmek ve çok az başarı elde etmek yerine günün ya da işlerinizin çabanıza karşılık en çok geri dönüşü verecek olan bölümlerine dikkatinizi vermeniz gerekir. Hedefiniz, herhangi bir işi başarmak için çok fazla zaman feda etmeden zamanınızdan ve kazancınızdan azami verimi alabilmektir. Odağınızı geliştirerek her işi bitirmek için gerekli olan zaman miktarını azaltabilirsiniz.
Önemli faaliyetler diğerlerinden çok daha zor olmasına rağmen disiplinli olmalı ve projelerinizin en üstteki % 20'sini bitirmeden önce alttaki % 80'lik bölümdeki herhangi bir faaliyete vakit harcamayı reddetmelisiniz. Bu, zihninizde meşgul olmaktan üretken olmaya doğru bir değişim gerektirir. Çözüm üreten faaliyet ve daha az önemli olan faaliyet arasında seçim yapma kabiliyetiniz, başarılı bir kimse olmanıza yardım eder. Bu kural, zekice kararlar vermek ve bunun sonunu getirecek kadar disiplinli olmakla ilgilidir.
Zamanınızı uygun bir şekilde öncelik sırasına koymayı ve yönetmeyi öğrendiğinizde böylece zirvedeki % 20 gelir üreteçlerinizde odaklanır ve daha fazla başarı elde edersiniz. İş ve özel yaşamınızda kendinizi daha iyi bir konumda bulursunuz, hatta daha üretken olmak için ekstra zaman kazanırsınız. Bu sizi daha büyük başarılar kazanacağınız bir konuma koyar. Artık sadece yetişmeye çalışmaya son.
Bu, biraz bilgi ve yeniden yapılanma gerektiriyor, fakat ‘Pareto Kuralı’nı kendi avantajınıza kullanarak muhtemelen büyük ödüller kazanabilirsiniz.
Soru: Risk almakla başarı arasında herhangi bir ilişki var mı?
Evet, risk almakla başarı arasında belirgin bir ilişki vardır. Aynı zamanda, bu iki şeyle deneyimlerinizi derinleştirmenin bir yolu olarak fırsatlara ‘evet’ deme alışkanlığınız arasında da bir bağlantı vardır.
 
Genellikle karşılaştığınız fırsatlar riskli görünür, fakat ödülü yüksek olacaktır. Çoğu insan öngörülebilirliğin göreceli rahatlığını tercih ederek risk almamayı seçer.
En büyük rüyalar nadiren riske girmeden gerçekleşir. Evet, büyük riskler almaya istekli insanlar aynı zamanda çok büyük başarısızlıkları da riske ediyorlar. Ancak ileriye gitme ve risk alma, içgüdü ve deneyime kaldıraç gücü uygulama -evet demekten ileri gelir- isteği sizi çoğunlukla diğerlerinin rüyalarında bile gerçekleşmeyecek ilerlemeye ve başarıya götürür.
Risk alma davranışınızı geliştirirseniz böylece öncekinden daha hızlı bir şekilde hedeflerinize ulaşırsınız. İleriye doğru başarısız olun. Bir aksilik ya da başarısızlık yaşadığınızda bunu yeni bir yol geliştirmek için bir fırsat olarak görün. Bir başarısızlık, umutlarınızdan ve hayallerinizden vazgeçmek anlamına gelmez. Ünlü petrolcü Jean Paul Getty, Arap Çölü'nde petrol arıyordu ve 1950'lerin başlarında servetinin bir milyon dolarını buna harcamıştı. Arkadaşları onu kalan son milyon dolarlarını alıp eve dönmesi için teşvik etmişlerdi; fakat o olumluydu, haklıydı ve bu çıktı. Orta Doğu Tarafsız Bölgesi'nin petrol rezervlerinden faydalandıktan dört yıl sonra Getty dünyadaki en zengin insan oldu.
Getty gibi servetinizi riske etmenizi mi öneriyoruz? Bunu yapmak, akla uygun bir tercih olması olasılığına rağmen gerekli değil. Bu, ne yaptığınızdan ne kadar emin olduğunuza bağlıdır. Kesin olan bir şey var. Vazgeçeceğiniz şey, asla sizin tarafınızdan gerçekleştirilemez. Hayalinizin ya da hedefinizin ne kadar önemli olduğunu ve onu elde etmek için neleri riske etmeye hazır olduğunuzu kendinize sorun. Eğer giderleri düşürürseniz bu yenilenebilir bir kazançtır. Her zaman daha fazlasını alabilirsiniz, işinize geri dönebilir, farklı bir iş kurabilir ya da sermayenizi artırabilirsiniz. Fakat bir kez hayalinizden vazgeçerseniz ve biri bunu fark edip kendi yararına kullanırsa onu bir daha geri alamazsınız.
Elbette, size Empire State Binası'ndan atlamanızı önermiyoruz. Atlamadan önce bakmanız tedbirdir. İki yönden de gelen bir tren olmadığından emin olduktan sonra arabanızı demiryolu hattına doğru sürün. İşte bu temel ilkedir. Risk almak için hazır hissedene kadar duraksadığı-nızda ve bir an beklediğinizde fırsatlar yanınızdan geçer ve bir eylemsizlik durumunda kilitli kaldığınızdan öz güveniniz gerçekten azalır.
 
İşe Yarayan Başarı Eylemleri: Gerçekten ilerlemek istediğiniz hâlde hangi alanda risk almayı başaramadınız? Geçmişte kendinizi nerede durdurduğunuzu görebiliyor musunuz?
Almak istediğiniz riskleri bir kez tanımladığınızda devam edeceğiniz iki mantıklı yol vardır.
Bunlardan biri küçük adımlarla başlamaktır. Eğer gerçekten çok büyük bir atlayıştan korkuyorsanız bunun yerine küçük bir adım atın. Hâlâ ayakta durduğunuzu ve korkacak hiçbir şey olmadığını fark ettiğinizde daha rahat hissedecek ve bir sonraki küçük adım için canlanacaksınız. Bunu yapmaya devam ederseniz çok geçmeden o dev adım size çok da korkutucu görünmeyecektir.
Alternatif olarak bu dev adımı atmak için ne olursa olsun kendinizi zorlayın. Bu seçim korkaklara göre değildir, korkularının yersiz olduğunu bilen ve onlarla kafa kafaya yüzleşmeye istekli olan insanlar içindir.
Başarılı kimseler, korkunun üzerine yürüyerek onu yenerler. Bugün... Ve tekrar tekrar. Korku yok olur. Bize güvenin.
Günlük hayatınızda sorunlarla uğraşmayı ve risk almayla ilgili rahat olmayı öğrenin. Yükseklik korkunuz mu var? Bir dağa tırmanın. Topluluk önünde konuşmaktan Kokuyor musunuz? Kadeh kaldıranlara katılın ya da profesyonel bir konuşma kursuna gidin. Yeni bir erkek arkadaş ya da kız arkadaş olabilecek biriyle buluşmaktan korkuyor musunuz? Her fırsatta rastladığınız tüm ilginç insanlarla sohbet etmeye başlayın.
Korkudan oluşan bir hayat sınırlamalardan oluşan bir hayattır. Risk alınan ve korkunun üzerine yürünen bir hayat, sonsuz fırsatlardan oluşan bir hayattır. Korku insanı olmaya ya da olmamaya karar verebilirsiniz.
...
Soru: Bu yaşta olmayı tasarladığım kadar başarılı değilim. Başarımı sabote edip etmediğimi nasıl anlayacağım? İpucu olarak bakmam gereken belirgin şeyler var mı?
Başarıya karşı direnme, erteleme ve olumsuz düşünme gibi davranışlarla görülür. Direnme potansiyel başarıları sakatlayabilir ve başarılı bir hayattan gelişmeye giden yolda sizi kuşatabilir.
 
Başarılı yaşama direnip direnmediğinizi nasıl anlarsınız? Bunu anlamak dünyanın en önemli buluşu değil.
Şu anda üç ay önce bulunduğunuz yerle aynı yerde misiniz? Altı ay önce? Bir yıl önce? İleriye gitmiyorsanız başarılı yaşama direniyorsunuz demektir.
Eğer ileriye gitmemişseniz yapmakta olduğunuz şey çitlerin üzerinde dengede durmaya benzer, tvme sizi bir yöne çekmek ister, diğer yandan yorgunluğunuz, korkularınız ya da şüpheleriniz başka bir yöne çeker. Böyle iki güçlü baskı ajfasında dengede kalmak üstün bir dayanma gücü gerektirir.
Sabit bir konumda kalmak için çok çalıştığınızdan, odağınızı kaydırmak ve ilerlemeye başlamak için enerjinizi başka tarafa yönlendirmek matematiksel olarak basit bir konudur. Ya duygusal olarak? Göründüğü kadar kolay değil, öyle değil mi?
Bu bulunduğunuz yerden olmayı tercih ettiğiniz yere doğru büyük bir atlayış yapmanıza benzer. Sizin burada olmanız ve ayın orada olması gibi. Ancak büyük ihtimalle, ilerlemek için sizinle yeteneğiniz arasında önemli tek bir şey duruyor. Bu tek şey herkes için farklı olacaktır.
Zaman kazanmak ve hangisinin hayatınızda gerçekleştiğini görmek için aşağıdaki yaygın nedenleri gözden geçirin.
DERLEYEN: EDİTM



 

Bu makale şu konularla ilgili olabilir : - -
Karar Verme başlıklı  tarafından yazılan yazı 2593 kişi tarafından okundu ve 0 kişi tarafından yorumlandı

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bir Yorum Yazın

  
 
3+2 İşleminin Sonucu